İçeriklerimiz

Hukuk Davalarında Temyiz

Türk hukuk sisteminde yargılama sürecinin 3 temel basamak bulunmaktadır. Bunlar, ilk derece mahkemesi, istinaf ve temyizdir. İlk basamakta açılan dava sonrasında ilk derece mahkemesi tarafından karar verilir. İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulması durumunda istinaf mercii olan bölge adliye mahkemesi tarafından inceleme yapılarak karar verilir.

Bölge adliye mahkemesi tarafından verilen karara karşı da temyize başvurulabilmesi söz konusudur. Hukuk sistemimizde olağan kanun yollarının son basamağı olan temyiz incelemesini yapacak mercii Yargıtay’dır.

Kural olarak ilk derece mahkemelerinin kararlarına karşı istinaf basamağı atlanarak doğrudan temyiz incelemesine gidilemez. Bu kuralın tek istinası; suçluların geri verilmesi kararlarıdır. Yani, bölge adliye mahkemeleri tarafından verilen temyizi kabil kararlara karşı başvurulan kanun yolu temyizdir.

Temyiz, olağan bir kanun yolu olduğundan yalnızca kesinleşmemiş kararlar temyize konu olabilmektedir. Bu nedenle temyiz edilecek kararın kesinleşmemesi için başvuru süresinin kaçırılmaması oldukça önemlidir.

Bu kapsamda, temyiz incelemesi sonucunda verilen karar kesin olduğundan hak kaybı yaşanmaması adına süreç takibi için alanında uzman avukat kadromuzdan, profesyonel hukuki dava ve danışmanlık hizmeti almanızı tavsiye ederiz. Konu hakkında bilgi almak için info@www.calinokcuhukuk.com mail adresi veya 0530 239 80 89 numaralı telefon ile iletişime geçebilirsiniz.

Temyiz Yoluna Kimler Başvurabilir?

Hukukumuzda bir kararı temyiz etme yetkisi, davada taraf olan kişilere aittir.

Temyiz yoluna yalnızca dava sonucunda haksız çıkan veya aleyhine karar verilen taraf değil, hukuki yararı var ise haklı veya lehine karar verilen de başvurabilmektedir.

Asli müdahil, davada taraf sıfatına sahip olduğu için, temyiz etme yetkisi de bulunmaktadır. Fer’i müdahil ise davada taraf olmadığından temyiz yetkisi bulunmamaktadır.

İhtiyari dava arkadaşlığında tek başına temyiz yetkisi bulunmakla birlikte, mecburi dava arkadaşlığında birlikte hareket edilmesi zorunlu olduğundan mecburi dava arkadaşları birlikte temyiz yoluna başvurabilmektedir.

Temyiz Dilekçesi Nasıl Yazılır?

Temyiz dilekçesinde bulunması gereken hususlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 364.maddesinde düzenlenmiş olup ilgili madde uyarınca temyiz dilekçesinde;

  • Tarafların adı, soyadı, adresleri, davadaki sıfatları ve TC kimlik numaraları,
  • Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri,
  • Temyiz edilen kararı veren mahkeme adı, varsa mahkemenin dairesi, tarih ve sayısı,
  • Kararın temyiz eden kişiye tebliğ tarihi,
  • Kararın özeti,
  • Temyiz sebepleri ve gerekçesi,
  • Duruşma talep edilecek ise bu yöndeki talep,
  • Temyiz edenin veya varsa kanuni temsilcisi veya vekilinin imzası yer almalıdır.

Ancak belirtilen bu unsurlar temyiz dilekçesinin zorunlu unsurları değildir.

Temyiz incelemesi açısından zorunlu unsurlar; temyiz edenin kimliği, imzası ve temyiz olunan kararın hangi karar olduğu bilgileridir. Bu kayıtlar mevcut ise temyiz incelemesi yapılacaktır.

Temyiz başvurusu yapılırken karşı taraf sayısı kadar örnek eklenmelidir.

Temyiz Dilekçesi Nereye Verilir?

Temyiz dilekçesi, temyiz edilecek kararı veren bölge adliye mahkemesi ilgili dairesine, Yargıtay’ın bozma kararı üzerine hüküm veren ilk derece mahkemesine veya temyiz eden kişinin bulunduğu yerdeki bölge adliye mahkemesine veya ilk derece mahkemesine verilebilir.

Yani, temyiz dilekçesi, temyiz edilecek kararı veren mahkemeye verilebileceği gibi, başka bir mahkemeye de verilebilmektedir.

Temyiz dilekçesinin, temyiz edilecek kararı veren mahkemeden başka bir mahkemeye verilmesi halinde dilekçe temyiz defterine kaydedilmeli ve derhal kararı veren mahkemeye bildirilmelidir.

Temyiz dilekçesi verilirken başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir.

Temyize Başvuru Süresi

Temyiz yoluna başvuru süresi, hukuk davalarında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361.maddesi uyarınca kararın ilgili kişiye tebliğ tarihinden itibaren iki haftadır.

Temyiz Sonucu Verilebilecek Kararlar

Temyiz incelemesi kural olarak dosya üzerinden yapılmakla birlikte, istisnai olarak duruşmalı da yapılabilir. Yargıtay, temyiz incelemesi sonrasında 3 şekilde karar verebilir. Bu kararlar; onama, bozma ve düzelterek onama kararıdır.

Onama kararı: Temyiz incelemesine tabi tutulan karar hukuk normlarına uygun ise, Yargıtay tarafından onama kararı verilir. Onama kararı verilirken onanan kararın hukuk normlarına uygunluk gerekçeleri gösterilmek zorundadır.

Düzelterek onama kararı: Temyiz edilen kararın yasaya uygun olması ancak yasanın uygulanmasında hata yapılmış olduğu ve bu husus için yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması halinde veya tarafların kimlik bilgilerinde hata, hesap hatası, açık ifade hatası, yazım yanlışları olması halinde veya temyiz edilen kararın yerinde olması ancak gerekçesinin hatalı olması halinde düzelterek onama kararı verilebilir.

Bozma kararı: Temyiz edilen kararda hukukun veya taraflar arasında sözleşmenin yanlış uygulanması, davanın şartlarında aykırılık bulunması, delillerin kanuna dayanan bir sebep olmaksızın kabul edilmemesi veya karara etki eden yargılama hatası ya da eksikliğinin bulunması durumunda kısmen veya tamamen bozma kararı verilebilir.

Kural olarak, taraflardan yalnızca birinin temyiz yoluna başvurması durumunda karar bu kişinin aleyhine bozulmayacaktır. Bu kuralın istisnaları olmakla birlikte, temyiz incelemesinde aleyhe bozma yasağı bulunmaktadır.

Temyize Giden Dava Ne Zaman Sonuçlanır?

Temyiz incelemesinin süresi somut olayın koşullarına göre değişmekle birlikte, hukuk davalarında ise ortalama 2 yılda sonuçlanmaktadır. Ancak kanunlarda ivedi olduğu bildirilen dava ve işlere ait temyiz incelemesi öncelikli olarak yapılmaktadır.

Temyiz Yoluna Başvurulamayacak Durumlar

  • Temyiz yoluna başvurulamayacak kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362.maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca;
  • Miktar veya değeri 107.090 Türk lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar, (2022 yılı için belirlenen sınır)
  • 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’ndan doğup, taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç olmak üzere, özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili kararlar ile kira ilişkisinden doğan ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz edilebilen alacak davaları ile kira ilişkisinden doğan diğer davalardan üç aylık kira tutarı temyiz sınırının üzerinde olanlar hariç olmak üzere 4.maddede gösterilen davalara ilişkin kararlar,
  • Yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemelerinin görev ve yetkisi hakkında verilen kararlar ile yargı yeri belirlenmesine ilişkin kararlar,
  • Çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar,
  • Soybağına ilişkin sonuçlar doğuran davalar hariç olmak üzere, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarla ilgili kararlar,
  • Yargı çevresi içindeki ilk derece mahkemeleri hâkimlerinin davayı görmeye hukuki veya fiilî engellerinin çıkması hâlinde, davanın o yargı çevresi içindeki başka bir mahkemeye nakline ilişkin kararlar,
  • Geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararlar,
  • 6100 sayılı Kanun’un 353. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında verilen kararlara yönelik temyiz yoluna başvurulamayacaktır.

İstinaf ve Temyiz Arasındaki Farklar

Temyiz incelemesini istinaf incelemesinden ayıran en temel fark; temyiz incelemesinde usul hukuku veya maddi hukuk yönünden inceleme yapılması, maddi vakıaların denetimi ile delillerin değerlendirilmesine girilmemesidir. Yargıtay, hukuki denetim ve içtihat merciidir. Yargıtay tarafından hukuki denetim yapıldığı için maddi olayların değerlendirilmesinde yapılan yanılma değerlendirilmemektedir.

İstinaf incelemesinde ise bölge adliye mahkemesi tarafından hem vakıalar ele alınmakta hem de hukuki denetim yapılmaktadır. Yani, bölge adliye mahkemesi tanık dinleyebilir, delil toplayabilir iken temyiz incelemesinde Yargıtay tarafından karar sadece hukuki yönden denetlenir.

HUKUK DAVALARINDA TEMYİZ DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ

YARGITAY ……. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI’NA

Sunulmak Üzere

…. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ … HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI’NA

TEMYİZ EDEN

DAVALI : XXXXXXX

VEKİLİ : XXXXXXX

DAVACI : XXXXXXX

VEKİLİ : XXXXXXX

TEBLİĞ TARİHİ : …/…/….

TEMYİZE KONU

KARAR : ……. Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi’nin ….. tarih, …. E ve …. K sayılı kararı

KONU : ……. Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi’nin ….. tarih, …. E ve …. K sayılı kararının bozulması istemi ile temyiz sebeplerimizin sunulmasından ibarettir.

AÇIKLAMALAR

……. Mahkemesi …..E. Sayılı dosyasından maddi ve manevi tazminat konulu dava görülmüş, ….. Mahkemesi’nin, …… tarih, …. E., ….. K. No’lu kararında davanın kabulüne karar verilmiştir.

….. Mahkemesi tarafından verilen yukarıda esas ve karar no’su belirtilen karar tarafımızca İstinaf edilmiş, İstinaf sonucunda ….. Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin …. Tarih, …… E., …. K. No’lu kararı ile, Müvekkilin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

….. Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda esas ve karar nosu yazılı kararının tarafımıza tebliğ edilmesi ile hukuka aykırı bu karar hakkında süresi içerinde Temyiz yoluna başvuru zaruretimiz doğmuştur. Şöyle ki;

OLAYLARIN İZAHI

Davacı, ….. sebebiyle, Hastane’ye başvurmuş ve Müvekkil tarafından muayene edilmiştir. Davacı öyküsünde ……. belirtmiştir. Bunun üzerine, …… cerrahi tedaviye rıza göstermiştir. Davacının ….. tarihinde hastaneye yatışı yapılmıştır.  ….. tarihinde operasyon başarı ile gerçekleştirilmiştir.

Operasyon sonrasında ………. Meydana gelmiş, davacıya yeniden değerlendirme amacıyla …. Yapılmıştır. Davacı bir süre yoğun bakımda takip edildikten sonra şifa ile taburcu edilmiştir.

Bunun üzerine davacı Müvekkilin hatası nedeniyle sağlık sorunları yaşadığı iddiası ile ile maddi ve manevi tazminat talepli yukarıda bahsi geçen dava görülmüş, dava sonucunda ……Mahkemesi …… tarih, ….. E., …. K. No’lu Kararında davanın kabulüne karar vermiştir.

…… Mahkemesi’nin yukarıda esas ve karar nosu yazılı kararı hakkında tarafımızca İstinaf yoluna başvurulmuş olup, İstinaf incelemesi sonucunda istinaf taleplerimiz reddedilmiş, …. Bölge Adliye Mahkemesi … Dairesi’nin … tarih, ….. E. Ve ….. K. Sayılı kararı ile …… Mahkemesinin yukarıda esas ve karar nosu yazılı istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir. Verilen bu karar hukuka aykırı olup, bozulması gerekmektedir.

TEMYİZ NEDENLERİMİZ

Müvekkil, üzerine düşen tüm sorumlulukları dikkat ve özen yükümlülüğüne uygun bir şekilde yerine getirmiş olup, hukuka aykırı bir eylemi bulunmamaktadır….
….
Davacıda meydana gelen durum davacının kendisinde var olan sebeplerden kaynaklanmaktadır. Müvekkilin herhangi bir eylemi meydana gelen duruma etkili değildir….. Müvekkilin hukuka aykırı bir eylemi olmadığından tazminata hükmedilebilecek bir durum söz konusu değildir….

Keza, tazminat unsurları somut olayda bulunmamaktadır. Tazminata hükmedilebilmesi için gereken 4 unsurun hiçbiri dava konusu olayda gerçekleşmemiştir…. Müvekkilin meydana gelen sonuçla illiyet bağı bulunan bir eylemi söz konusu değildir….
……
Dosyada mevcut bilirkişi raporu, bir bilirkişi raporunda bulunması gereken özelliklere haiz olmayıp, hüküm kurmaya elverişli bir rapor değildir……

Raporda süreç ….. şeklinde irdelenmemiş, dosyada yer alan bilgi ve belgeler incelenmeksizin rapor tanzim edilmiştir.

Ayrıca, bilirkişi raporu objektif inceleme ile düzenlenmemiştir. Raporda yer alan …… ifadelerinden de açıkça anlaşıldığı üzere rapor son derece taraflı olarak düzenlenmiştir.

Yukarıda izah edilen nedenlerle, hukuka aykırı kararın bozulmasını vekaleten talep ederiz.

HUKUKİ SEBEPLER : 6100 sayılı HMK ve her türlü yasal mevzuat.

NETİCE VE TALEP : İzah edilen bu nedenlerle, ….. Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin …. Tarih, … E., …. K. Sayılı kararının bozulmasını, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı taraf üzerine bırakılmasını vekaleten talep ederiz.

TEMYİZ EDEN
DAVALI VEKİLİ
XXXXXXX

İşbu dilekçe örnek olarak hazırlanmış olup, süreçlerin olayın somut özelliklerine göre yürütülmesi gerektiğinden, hak kaybının yaşanmaması adına uzman avukat kadromuzdan dava ve danışmanlık hizmet almanızı tavsiye ederiz.

Calın&Okçu Hukuk

Calın & Okçu Hukuk Bürosu olarak, her biri alanında uzman avukat kadromuzla yerli ve yabancı müvekkillere profesyonel hukuk ve danışmanlık hizmeti sunmaktayız. Müvekkillerle güven ilişkisi içerisinde, çözüm odaklı olarak hizmet vermeyi temel prensip edinerek gerçek ve tüzel kişilere ilişkin hukuki süreçlerin her aşamasını özen ve titizlikle yürütmekteyiz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Hemen Bilgi Al!